top of page

“Ben ancak ahlaki güzellikleri tamamlamak için gönderildim.”

(Muvatta, Hüsnü’l-Hulk, 8.)

AHLAK

İslamiyette iman ve ibadetlerle birlikte ahlakın da çok önemli bir yeri vardır. İslam’ın temel amacı insanların
inançlı, kulluk bilincine sahip, güzel ahlaklı bireyler olmasıdır. Bu sebepledir ki Kur’an-ı Kerim, insanlara iman

ve ibadet etmenin yanı sıra güzel ahlaklı olmayı da emreder. Yüce kitabımız, model olarak bizlere, “Muhak-
kak ki sen yüce bir ahlak üzeresin.”  buyurarak övdüğü Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed’i (s.a.v.)

gösterir.

Kur’an-ı Kerim, insanı Allah’ın (c.c.) yarattığı üstün ve şerefli bir varlık olarak görür. Ondan, insanın üstün-
lüğüne yakışan güzel ve faydalı davranışlarda bulunmasını ister. İnsan onuruna yakışmayan söz ve davranış-
lardan da insanları sakındırır. Nitekim yüce kitabımızda, insanları ahlaklı olmaya yönlendiren birçok öğüt yer

almaktadır. Yüce dinimizin öngördüğü ahlaklı insan tipi, Kur’an’ın ortaya koyduğu bu ilke ve öğütlere uygun
davranışlar sergileyen kişidir. İslam ahlakının temeli de Kur’an’a dayanır. Nitekim Hz. Aişe (r.a.), kendisine
Resulullah’ın (s.a.v.) ahlakı sorulduğunda “Siz hiç Kur’an okumuyor musunuz? Onun ahlakı Kur’an’dı.”(2)
diye cevap vermiştir.

Kur’an-ı Kerim, anne ve babaya saygılı olmayı ve iyilik etmeyi, komşularla güzel geçinmeyi, akraba hakkını
gözetmeyi, toplumun zayıf kesimlerine iyi davranmayı, muhtaçlara destek olmayı emreder. Örneğin bir ayette

şöyle buyrulur: “Allah’a ibadet edin ve ona hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana-babaya, akrabaya, yetimle-
re, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, ellerinizin altında bulunanlara

(köle, cariye, hizmetçi ve benzerlerine) iyi davranın; Allah kendini beğenen ve daima böbürlenip duran
kimseyi sevmez.” (1)

Doğru söylemek, dürüst ve güvenilir olmak, emanetleri korumak gibi güzel davranışlar da Kur’an’ın emret-
tiği ahlaki davranışlardandır. Örneğin Ahzâb suresinde, “Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve doğru söz

söyleyin.” (2) buyrularak doğru sözlü olmamız istenir. İsrâ suresinde de “...Verdiğiniz sözü de yerine getirin.
Çünkü verilen söz, sorumluluğu gerektirir.” (3) buyrularak güvenilir bir insan olmamız gerektiği hatırlatılır.
“Kullarıma söyle: (İnsanlara karşı) en güzel sözü söylesinler. Çünkü şeytan aralarını bozar. Çünkü şeytan
insanın apaçık bir düşmanıdır.” (4) ayetiyle de insanlarla konuşurken güzel sözlü olmamız istenir.
Kur’an-ı Kerim’de inanç, ibadet ve ahlak yanında muamelatla ilgili ayetler de bulunur.

Kur’an-ı Kerim’de, “O takva sahipleri ki bollukta da darlıkta da Allah için harcarlar; öfkelerini yutarlar
ve insanları affederler. Allah da güzel davranışta bulunanları sever.” (1) buyrularak insanlar bağışlayıcı,

cömert ve paylaşımcı olmaya yönlendirilir. “Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutan, adaletle şahit-
lik eden kimseler olun. Bir topluluğa duyduğunuz kin, sizi adil davranmamaya itmesin. Adaletli olun;

bu, Allah korkusuna daha çok yakışan (bir davranış) tır. Allah’a isyandan sakının. Allah yaptıklarınızı
hakkıyla bilmektedir.” (2) buyrularak da adaletli olmak, nefsin kötülüklerine kapılıp insanlara zulmetmemek
gerektiği belirtilir.
Güzel ahlakın toplumda yaygınlaşmasını amaçlayan Kur’an-ı Kerim, bireye ve topluma zarar veren, ahlaklı
bir insana yakışmayan yalan, dedikodu, iftira, emanete ihanet gibi bütün kötülükleri de yasaklar. Örneğin bir

ayette, “...Yalan sözden sakının.” (3) buyrulur. Başka bir ayette de insanların arkasından konuşmak ve on-
larla alay etmek şöyle yasaklanır: “Arkadan çekiştirmeyi, yüze karşı eğlenmeyi âdet edinen herkesin vay

hâline!” 

Kur’an-ı Kerim’de inanç, ibadet ve ahlak dışında muamelat hükümleri de bulunmaktadır. Yani alışveriş,
miras, ticari hayat, evlilik, boşanma; iftira, cana kıyma, hırsızlık vb. suçlara verilecek cezalarla ilgili ayetler de yer
almaktadır.

“(Resulüm!) De ki: Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı
bağışlasın. Allah son derece bağışlayıcı ve esirgeyicidir.”

(Âl-i İmrân suresi, 31. ayet.)

“Bir de akrabaya, yoksula, yolcuya hakkını ver. Gereksiz yere de saçıp savurma. Zira böylesine
saçıp savuranlar şeytanların dostlarıdırlar. Şeytan ise Rabb’ine karşı çok nankördür.”

(İsrâ suresi, 26-27. ayetler.)

“Ölçtüğünüz zaman tastamam ölçün ve doğru terazi ile tartın. Bu, hem daha iyidir hem de netice-
si bakımından daha güzeldir.”

(İsrâ suresi, 35. ayet.)

İlgili Ayet

“Allah sözün en güzelini; ayetleri, (güzellikte) birbirine benzeyen ve (hükümleri, öğüt-
leri, kıssaları) tekrarlanan bir kitap olarak indirmiştir.

Rablerinden korkanların derileri (vücutları) ondan do-
layı gerginleşir. Sonra derileri de (vücutları da) kalp-
leri de Allah’ın zikrine karşı yumuşar. İşte bu Kur’an

Allah’ın hidayet rehberidir. Onunla dilediğini doğru
yola iletir. Allah kimi saptırırsa artık onun için hiçbir
yol gösterici yoktur.” 

Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) kendisine, “İman nedir?” diye sorulduğunda şu cevabı

vermiştir: “İman; Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe, kadere yani ha-
yır ve şerrin Allah’tan olduğuna da inanmandır.”

(Buhârî, İman, 1; Müslim, İman, 1.)

“Ben ancak ahlaki güzellikleri tamamlamak için gönderildim.”

(Muvatta, Hüsnü’l-Hulk, 8.)

“Kim yalan sözü ve onunla ameli terk etmezse (bilsin ki) onun yiyip içmesini bırakmasına Allah’ın ihtiyacı yoktur.”

İLKÖĞRETİM
DERS  KİTABI
DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 6
SAFİYE ÖZDEMİR kitabından alıntıdır.

DÖRTEL Yayıncılık Eğitim Sanayi ve Ticaret Ltd. Ş.t.i

Unknown Track - Unknown Artist
00:00 / 00:00
bottom of page